Dicle Keskinoğlu yeni romanıyla ilk kez Can Çocuk Yayınları’nda! Yeni romanında okurlarını kitapçı ve kütüphane raflarında bir gezintiye çıkaran Dicle Keskinoğlu, hikâyeyi kitapların dilinden kaleme alıyor. İsimsiz bir macera kitabıydı o. Yalnızca ‘Macera’ diyordu kendine. Çünkü ne bir kapağı vardı ne de künye sayfaları. Yine de ilk sahipleri tarafından sevilmiş, eksiğine gediğine rağmen ilgiyle okunmuş, özenle korunmuştu. Sonra yolu, diğer pek çok ikinci el kitap gibi İkinci Şans Kitapçısı’na düştü. Kitaplarla konuşan Can’ın bu küçük, sevimli dükkânında yeni arkadaşlarıyla, farklı türde kitaplarla tanıştı. Dünyası onların bakışı, hayalleri ve düşünceleriye genişledi. Kedilerle, ziyaretçilerle ve Can’ın bitmez kitap sevgisiyle geçen zamanın ardından, Macera için yeni bir şans daha doğdu. Yeni deneyimlerin yolunu açan yeni bir ikinci şans…
Dicle Keskinoğlu, hayata, insanlara ve okurluğa kitapların gözünden bakarken, doksanlı yılların atmosferinde çok katmanlı bir arkadaşlık öyküsü anlatıyor.
Dergi ve kitaplara verdiği ikinci şanstan dolayı hayatında ona şans getirdiğine inandığından, dükkânının adını İKİNCİ ŞANS KİTAPÇISI koymuş. Bu hikâyeyi o kadar çok dinledik ki,
çoğu kısmı ezbere bildiğimden böyle akıcı anlattığımı söyleyebilirim. İşte bizim Can da, arabaların girmediği, yayaların hiç eksik olmadığı o dar yolun kenarında yabancı sanat dergileri satan o gencin torunu. Dede Can, anlatıldığına göre çok çalışkan bir adammış. Sabah saat sekiz dedi mi dükkânı açar, akşam akrebin kolu sekizi göstermeden kapatmazmış. Erken kapatırsa, son anda kitaba çok ihtiyaç duyan birine yardımcı olamayıp kalbini kıracağını düşünürmüş. Ancak yıllar geçmiş ve nasıl ki hava hep ilkbahar olarak kalmadıysa, dede Can da genç olarak kalmamış.
Yazar: Dicle Keskinoğlu
Resimleyen: Mert Tugen
Editör: Mehmet Erkurt, Ceylin Aksel
Sayfa: 112