Uzun süren yaz tatili sonrası okula dönüş ile birlikte uyum problemi hem çocuklar hem de aileler için sancılı bir süreç olabiliyor. İlk ders zilinin çalmasına bu kadar az zaman kalmışken uzmanlar tatil sonrası okula uyum sürecine şimdiden hazırlanmanın önemli olduğunu belirtiyor. Psikolog Gamze Gülsoy ebeveynlerin bu süreçte çocuklarına destek olmaları gerektiğini belirtiyor.
Esnemiş uyku saatlerinden, sorumlulukların azaldığı günlerden sonra okula dönüş ile birlikte çocuklar için yeni bir döneme giriş başlıyor. Bu durum çocuklar için kaygı verici olabilir. Bu noktada her çocuğun tepkisinin farklı olacağını unutmamak gerekiyor. Bazı çocuklar okulun açılmasını isterken bazıları ise bu durumu endişe ile karşılayabiliyor. Ebeveynlerin bu süreçte çocuklarına destek olması gerektiğini belirten Moodist Psikiyatri ve Nöroloji Hastanesi’nden Psikolog Gamze Gülsoy: “Aileler özellikle endişeli hisseden çocuklarına yardımcı olmalı, onların duygularını anlamaya çalışmalı. Çocuğun yaşadığı endişenin sebeplerini öğrenmek ve bu sebepler üzerine konuşmak gerekiyor” diyor.
Psikolog Gamze Gülsoy, uyum sürecini kolaylaştıracak tavsiyeleri şöyle sıralıyor:
• Okul rutini hakkında konuşmak: Tatil sona ermeden yeni dönem okul rutini hakkında çocukla konuşmak, çocuğun zihnindeki belirsizliklerin hafiflemesine katkı sağlayacaktır. Örneğin; erken uyanmak, kahvaltı yapmak, giyinmek gibi konuları çocukla konuşmak gerekir.
• Teşvik edici sorular sormak: Çocukların okul hakkında akıllarında olan soruları düşünün. Çocuğa yeni dönemde okulda olmasını isteği değişikleri ve nelerin aynı kalmasını istediğini sorarak okul fikrine onu alıştırın.
• Okula güvenmesini sağlayın: Çocuğu kaygılandıracağını bilseniz dahi okul hakkında doğru olmayan bilgiler vermeyin.
• Kendi okul anılarınızdan bahsedin: Çocuğa keyifli okul anılarınızdan bahsetmek, okul zamanınızda yaşadığınız zorlukları anlatmak, çocuğa yalnız olmadığı hissettirecektir.
Okula Uyum Sürecinde Neler Yapılmamalı?
Okula uyum sürecinde yapılması gerekenler dışında, özellikle dikkat edilmesi gereken birçok durumun da olduğunu belirten Psikolog Gamze Gülsoy, “Özellikle ilk sabah çocuğun kaygısını yatıştırabilmek için kendi kaygınızı kontrol etmeniz gerekir. Telaşlı, endişeli görünmeniz süreci çok daha fazla zorlaştıracaktır. Çocuğun alışık olmadığı bir beslenme şekline çocuğu zorlamamak ve okul hakkında abartılı ve yanlış bilgiler vermemek gerekir. Dikkat edilmesi gereken bir diğer nokta ise okula gitmekte zorlanan çocukların yanından gizlice ayrılmamaktır. Bu, çocuklarda terk edilmişlik hissine sebep olur ve çocuğun güveni sarsılabilir” diyor. Çocuğa utangaç, çekingen gibi sıfatların kullanılmaması gerektiğini, bu gibi söylemlerin çocuğun öz saygısını ve öz güvenini olumsuz etkileyeceğini belirten Gülsoy şöyle devam ediyor: “Çocuğa sevginizi bir şart olarak göstermekten kaçınmalısınız. ‘Böyle davranırsan seni artık sevmem, böyle davrandığın için beni üzüyorsun’ gibi sözler söylemek çocuğun kendini suçlu hissetmesine sebep olur. Okula gitmesi için ödül ya da ceza yöntemini kullanmak ise kısa vadede işe yarasa bile sağlıklı bir yol olmayacaktır.”
Okula uyum sürecinde çocuğa okul ile ilgili sorular sorarken dikkatli olunması gerektiğini söyleyen Gülsoy, sorulmaması gereken soruları şöyle sıralıyor:
• Okulda ağladın mı?
• Öğretmen sana kızdı mı?
• Öğretmenini sevdin mi?
• Ne yemek yedin?
• Arkadaşların sana vurdu mu?
• Derste uyudun mu?
Bu sorular yerine daha açık uçlu sorular sormak çocuğu rahatlatacaktır.
• Bugün okulda iyi ya da kötü neler oldu?
• Öğrendiğin en ilginç bilgi neydi?
• Yarın okulda neler öğreneceksiniz?
• Bugün seni okulda en çok ne mutlu etti?
Çocuk, okula gitmek istemiyorsa ne yapılmalı?
Okula gitmek istemeyen çocuklar için ailelere önemli tavsiyelerde bulunan Psikolog Gamze Gülsoy, Çocuğun okula gitmeyip evde kaldığı süreçte evdeki ortamın daha eğlenceli kılınmaması gerektiğini söylüyor. Çocuğun evde kaldığı bir günde bilgisayar, telefon, tablet ile zaman geçirmesinin okula gitmesini zorlaştıracağını belirten Gülsoy, “Bunun yerine okula gitmek istemeyen çocukla kaygısının sebepleri ile ilgili konuşun. Birçok ebeveyn bu sebepleri konuşmaktan kaçınıyor. Fakat bu durum çocuğun anlaşılmamış hissetmesine sebep olabilir. Ayrıca duygusal gelişimi için de olumsuz bir etkidir. Konuşmanın yanı sıra; resim, oyun, dans, müzik gibi etkinliklerle çocuğun duygularını ifade etmesine destek olmak gerekir. Akşam eve geldiğinde onu bekleyen şeyler hakkında konuşabilirsiniz. Bu konuda ebeveynlerin tutarlı olması oldukça önemli. Anne okula gitmesi için teşvik edici olurken, baba ‘tamam bu seferlik gitme’ gibi sözler sarf etmemeli. Hastalık gibi durumlar dışında bir günlüğüne bile okula göndermemek, bu durumu pekiştirecektir” diyor.