İlk yazı defterimi saklamış annem. Arada bakar; “ben nelerde becermişim, ne güzelde çizmişim çizgileri, yazmışım harfleri” derim. Sonra da bana bunları öğreten öğretmenimin kulaklarını çınlatırım sevgiyle hatırlayarak.
Eğitim-öğretim hayatım boyunca benimde oldu elbette sevmediğim öğretmenlerim ama hepsinden bir şeyler alabilmeyi başardım hep. Sevmediklerim kötü olduklarından değil, çocukluk dönemime fazla gelen disiplinli hareketlerinden oldu kimi zaman. Kimi zaman da bizi hiç anlamadığını düşündüğümden… Sevdiklerim ise hep bilgiyi; en doğru ve en iyi şekilde, en alabileceğimiz haliyle sunan öğretmenlerim oldu. Tüm öğretmenler çok değerli ama ben hayatımda yeri olan ve hala görüşmeyi başarabildiğim tüm öğretmenlerimin gününü kutluyorum…
Benden arta kalan bir not:
Üniversiteye gittiğinizde hani klasiktir ya senden küçük olan çocuklara yardım edersin derslerinde. Ben de komşu oğluyla her akşam ders yapardım o zamanlarda. Üstelik onun için “öğretmen” sıfatını almıştım farkında olmadan. Farkına ise; bana kendi harçlığı ile kimseye hiçbir şey söylemeden aldığı sarı bir çiçek ile vardım. Üzerinde; “Öğretmenler Günün kutlu olsun Aslıhan abla” yazıyordu. Hayatımda alabileceğim en anlamlı ve özel çiçeklerden biri oldu yaşadığım ana eşlik eden o sarı çiçekler…