Suzuki, 2020 yılından bu yana tüm Swift modellerinde kullanılan 12V Hibrit sistemiyle pazara öncülük yapmıştı. Benzer bir prensibe sahip olan hem Vitara hem SX4 S-Cross modelleri için geliştirilen yeni 48V Hibrit güç-aktarma sistemi, hafif tasarımıyla dikkat çekerken tüm bileşenleriyle aracın toplam ağırlığına 15 kg’dan daha az ekliyor. Suzuki’nin yeni ve daha yüksek güce sahip sistemi, 48V lityum iyon batarya, Entegre Marş Jeneratörü (ISG olarak biliniyor) ve aydınlatma, ses sistemi ve klima gibi daha düşük voltaj gerektiren donanımları beslemek üzere 48V-12V (DC / DC) dönüştürücü olmak üzere son derece gelişmiş bileşenlerden oluşuyor.
Hem bir jeneratör hem de marş motoru görevi yapan ISG, sisteme kayışla bağlı ve 2.000 d/d’dan 3.000 d/d’ya kadar 235 Nm ek tork kullanıma sunarak hızlanma anında içten yanmalı motoru destekliyor. Kompakt ve yüksek performanslı lityum iyon batarya, yavaşlama ve fren anında geri kazanılan elektrik enerjisini depoluyor ve Entegre Marş Jeneratörü tarafından yönetilen start stop fonksiyonunda sistemi besliyor. Batarya ve DC / DC dönüştürücü ünitesi, ağırlık dağılımına yardımcı olmak için ön koltukların altına yerleştiriliyor. 48V sistem ayrıca yeni tork doldurma kontrolü ve tork yükseltme özelliklerine sahip. Bu çözüm, hızlanma esnasında elektromotorun torkuyla içten yanmalı motorun torkunu destekleyerek sürüş hissini artırıyor. Sistem, motor ECU’su, motor devri ve gaz kelebeği konumuna bağlı olarak sürücünün ne zaman hızlanacağını tespit ediyor ve içten yanmalı motoru desteklemek üzere elektromotoru devreye sokuyor. 48V sistem, sürücünün isteği üzerine hızlanmayı da destekleyebiliyor. Elektromotor, benzinli motora gecikmeden ek tork sağlayabildiğinden, tork doldurma kontrolü özelliği sürücü gaza hızlı bir şekilde bastığında devreye giriyor.
Vitara ve SX4 S-Cross Hibrit’e 1.4-litre Boosterjet turbo benzinli motor güç veriyor
Her iki modele de güç veren 1.4 litre 129 PS ve 235 Nm tork üreten Boosterjet motor; yüksek çekiş gücü, homojen ve yumuşak güç üretimi ile birlikte düşük ağırlık ve kompakt boyutlar olmak üzere Suzuki modellerine özgü nitelikleri sunmak üzere özel olarak geliştirildi. K14D olarak kodlanan motor; emme tarafında yeni bir elektrikli Değişken Supap Zamanlaması (VVT) sisteminin yanı sıra yeni yakıt enjektörleri ve daha yüksek basınçlı bir yakıt pompası gibi özelliklere sahip.
Egzoz tarafındaki eksantrik mili geleneksel bir Hidrolik VVT ile kumanda ediliyor. Dual VVT sistemi, motorun çalışma koşullarına bağlı olarak hem giriş hem de egzoz supap zamanlamasını sürekli olarak değiştirerek motor performansını iyileştiriyor. Elektromotor tahrikli emme VVT, motor yağı sıcaklığı ve motor devrinden bağımsız olarak zamanlamayı daha yumuşak bir şekilde değiştirebiliyor. İki VVT sisteminin bir arada kullanılmasıyla; maksimum güç üretimi, iyileştirilmiş yakıt verimliliği ve daha düşük CO2 emisyonlarını beraberinde getiriyor. Çok daha büyük hacimli, atmosferik motorlara (2,0 litre) eşdeğer güç ve tork üreten motor, son derece akıcı bir sürüş ve üstün sürüş keyfi sunuyor.
Suzuki tarafından bizzat geliştirilen ve Suzuki’ye ait bir teknoloji olan Boosterjet, küçük hacimli motor ve yüksek tork üretimi sağlayan turbo besleme ile yakıt verimliliğini iyileştiriyor ve sürüş keyfini artırıyor. K14D motorun Boosterjet turbo beslemesi henüz 2.000 d/d’dan itibaren maksimum torkunu kullanıma sunmaya başlıyor, alt devirlerden itibaren yüksek çekiş gücü üretmeye başlıyor, tork eğrisini optimize ediyor ve tam gazda hızlanma anında çok daha dengeli ve homojen bir hızlanma sağlıyor. Boosterjet sistemi, Wastegate valfini, güç gereksiniminin olduğu durumlarda daha yüksek turbo basıncı oluşturmak için kapatarak ve normal sürüş sırasında sistemi rahatlatmak için açarak basınç kayıplarını (pumping loss) azaltıyor ve böylece yüksek güç üretimi ile yüksek yakıt verimliliğini aynı potada eritiyor. Gaz kelebeğinin kapanması ve ardından hızla yeniden açılması esnasında turbo boşluğunun oluşmaması için bir hava baypas valfi de kullanılıyor. Yakıt, hava emişi esnasında 360 Bar basınçla yanma odasına püskürtülürken buji etrafında zengin bir karışım ve pistonun dış kenarında daha zayıf bir karışım oluşturuyor. Düz bir emme kanalı ve gelişmiş bir piston başı tasarımı ile yakıt, karıştırıcı akış (tumble flow) yöntemiyle yanma odasına yönlendiriliyor.
Sürüş koşullarına göre yakıt enjeksiyon basıncını en iyi şekilde ayarlayan değişken bir yakıt kontrol sistemi de kullanılıyor. Yakıt enjeksiyon aralığının genişlemesiyle, PM (Partikül Maddesi) ve PN (Partikül Adedi) emisyonları, alt ve yüksek motor devri bandında azalıyor. Bu, yakıt atomizasyonunu güçlendirmeye yardımcı oluyor ve ayrıca yakıt yanma verimliliğini de artırıyor. Yeni 48V Hibrit sistem, debriyaja basıldığında ve araç hızı yaklaşık 80 km/s’nin altında olduğunda elektromotoru askıya alarak (electric motor idling) önemli bir verimlilik avantajı daha sunuyor. Bu özellik temelde elektromotorun gücüyle yakıt enjeksiyonunun yerini alarak örneğin araç yavaşlarken veya sabit durduğunda motorun rölanti seviyesini düzenliyor. Motor momentumu ISG ünitesi tarafından elektronik olarak kontrol edildiğinden bu işlev ifade edilen sürüş koşullarında yakıt tüketimini ortadan kaldırıyor ve yeniden harekete geçme anında gecikme olmaksızın motor hızla yeniden çalışıyor. 4×2 çekişli Vitara Hibrit ve SX4 S-Cross Hibrit, WLTP verilerine göre 100 km’de 5.7 litrelik ortalama yakıt tüketimi değeriyle dikkat çekerken, Vitara Hibrit 4×4 ise 100 km’de ortalama 6.2 litrelik yakıt tüketimiyle yine öne çıkıyor.
Suzuki Vitara Hibrit güvenlikte çıtayı yükseltiyor
Suzuki Vitara Hibrit; sürüş güvenliğini desteklemek, kazaları önlemek ve günlük kullanımda sürücünün hayatını kolaylaştırmak üzere daha fazla sürüş destek sistemiyle donatılıyor. Radar Fren Desteği (RBS), yenilenen Vitara’da yerini monoküler kamera ve lazer radar (MFL) ile çalışan Çift Sensörlü Fren Destek Sistemi’ne (DSBS) bırakıyor. Sistem, aracın sürüş yönündeki araçları veya yayaları algılıyor, sürücüyü uyararak olası bir çarpışmayı önlemeye ya da çarpışma durumunda şiddetini azaltmaya çalışıyor. Suzuki’de ilk kez sunulan Kör Nokta Uyarı Sistemi (BSM), aracın her iki yanındaki kör noktasında olan veya yaklaşan araçları tespit ederek, şerit değiştirme girişiminde LED uyarı lambası ve sesle sürücüyü uyarıyor. Arka kısımdaki iki yan radar sensörünü kullanan Arka Çapraz Trafik Uyarı Sistemi (RCTA); geri viteste 8 km/s hıza kadar olan sürüşlerde veya park yerlerinden geri çıkışlarda yaklaşan bir araç karşısında, sürücüyü gösterge paneli üzerinden görsel ve sesli olarak uyarıyor. ‘Hız sınırı’ veya ‘girilmez’ gibi trafik işaretlerini algılayan Trafik İşareti Tanımlama Sistemi (TSR), ilgili trafik işaretini bilgi ekranında göstererek sürücünün dikkatini trafik işaretine çekiyor. Birden fazla işaret algılayan sistem, bir kerede en fazla üç işaret görüntüleyebiliyor. Yine Şerit Takip İhlal ve Uyarı Sistemi de trafik güvenliğini maksimize ediyor. Milimetre-dalga radarıyla öndeki araçla mesafeyi koruyarak takip eden Adaptif Hız Sabitleme Sistemi (ACC) de, sürücü tarafından ayarlanan hızı maksimum hız sınırı olarak kabul ediyor ve sürücüye takip mesafesi desteği sağlıyor.
Sürücü, yolcu ve yaya güvenliği SX4 S-Cross Hibrit’te
Kullanıcı ve yolcusuna her zaman güvende olduğunu hissettiren SX4 S-Cross Hibrit; Suzuki’nin TECT sistemi sayesinde, bir çarpışma durumunda enerjiyi etkili bir şekilde emen ve dağıtan bir gövde yapısıyla sunuluyor. SX4 S-Cross Hibrit’te; Radar Fren Desteği (RBS), Adaptif Hız Sabitleme Sistemi (ACC), EBD Destekli ABS, BAS (Fren Destek Fonksiyonu), ESP (Elektronik Stabilite Programı), HHC (Yokuş Kalkış Desteği), TPMS (Lastik Basınç Uyarı Sistemi), merkezi alarm sistemi, çocuk güvenlik kilidi ve çocuk koltuğu sabitleme mekanizması ile toplam 7 adet hava yastığı gibi güvenlik özellikleri standart olarak sunuluyor.
