2023 yılında 73 bin adet yeni aracı filosuna katan operasyonel araç kiralama sektöründe toplam araç sayısı bir önceki yıla göre yüzde 3.7 artarak 254 bine ulaştı. Europcar Mobilite Grup Türkiye CEO’su Fırat Fidan, bu büyümenin kısıtlı olsa da 6 yıl sonra ilk kez yaşandığını kaydetti. Araç kiralama sektörünün 2024’te gerekli düzenlemeler yapılırsa her yıl yüzde 30-50 arasında büyüme potansiyeli olduğunu belirten Fidan, “Sadece bu sektöre özel kredi desteği ile kiralama sektörünü uçurmak mümkün. Sektörümüze özel olarak 2. el araçlarda KDV düzenlemesi yapılırsa zararlar bertaraf edilebilir. 2024, bunlarla ilgili çalışmaların sonuçlarını görebileceğimiz bir yıl” dedi
Tüm Oto Kiralama Kuruluşları Derneği’nin (TOKKDER) Mart 2024’te açıkladığı 2023 yılına ait operasyonel araç kiralama sektörü verilerine göre, sektör 2023 yılında 78 milyar 200 milyon TL’lik yeni araç yatırımı yaparak 73 bin adet aracı filosuna kattı. 2023 yılı sonu itibarıyla sektörün aktif büyüklüğü ise 166 milyar TL olarak gerçekleşti.
Verileri değerlendiren Europcar Mobilite Grup Türkiye CEO’su Fırat Fidan, sektörün toplam araç sayısının 2022 yılı sonuna göre yüzde 3,7 artarak 254 bine ulaşmasının ise 6 yıldan sonra ilk kez büyüme yönünde bir veri olduğuna işaret etti. Fidan, “2018-2023 yılları arasında uzun dönem kiralama parkı her yıl düşüş kaydetti. 2023 yılında çok kısıtlı da olsa 6 yıl sonra ilk defa büyüme geldi ve bir toparlanma sinyali aldık. Bu büyümeye en çok etki eden faktör, yılın ilk yarısında devletin enflasyonun altında kalan fonlama maliyetleri bir diğer deyişle negatif faiz ile piyasayı fonlamış olması ve bu sırada araç alımlarının artması oldu. Yılın ikinci yarısında ise bu tablo tamamen değişti” değerlendirmesini yaptı.
Düzenleme çalışmalarının sonuçlarını bu yıl görebiliriz
Otomotiv sektöründe özellikle finansman maliyetlerindeki hızlı artış, kredi maliyetleri, krediye ulaşmaktaki zorluk ve kısıtlar nedeniyle bu yıl pazarın yüzde 30-35 civarında daralabileceğini öngördüklerini hatırlatan Fidan, “Kiralama sektörünün ise otomotiv pazarı daralsa bile hacmini büyütebilme potansiyeli var. Hatta gerekli düzenlemeler yapılırsa, Türkiye her yıl yüzde 30-50 seviyelerinde sektörünü büyütebilecek potansiyele sahip” diye konuştu. Fidan, şöyle devam etti: “Sadece bu sektöre özel KGF destekli özel kredi desteği ile kiralama sektörünü uçurmak mümkün. 2. el ticaretinde yapılacak olan KDV düzenlemesi de benzer sonucu verebilir. Burada doğru düzenlemeler ile tüm kiralama sektörünü pozitif etkileyecek bir büyüme ivmesi sağlanabilir. Bunun için yalnızca bizim sektörümüze ya da TOKKDER üyelerine özel olarak 2. el araçlar üzerinde KDV düzenlemesi (giriş-çıkış eşitliği) yapılması durumunda oluşan zararlar bertaraf edileceği için bir büyüme beklenebilir. Bu konular özelinde zaten TOKKDER çalışmalar yapıyor. Sonuçlarını 2024 yılında görebilme şansımız var.”
Faizlerin düşmesi ve kredi hacmi, büyüme trendini belirleyecek
Faizlerin düşmesi ve kredi hacmini büyütecek gelişmelerin kiralama sektöründeki büyüme trendini 2024’te belirleyeceğini, operasyonel kiralama sektöründe 2023’te olduğu gibi sınırlı bir büyüme olabileceğini tahmin ettiklerini kaydeden Fidan, “Bu yıl faiz oranlarının yüksek seyretmesi sebebiyle araç kiralama sektörünün büyüme potansiyeline ulaşması zor olabilir. TÜFE oranları yıllık yüzde 50-60 trendinde olursa 2024 yılı araç kiralama sektörü büyümesi yüzde 3-5 olabilir. TÜFE oranları yıllık yüzde 25 ve altına hareket ettiğinde ise araç kiralama sektöründeki büyüme 2024 yılında yüzde 30’lara kadar ulaşabilir” diye konuştu. Fidan, verilere göre operasyonel kiralama sektörünün 2023 yılında araç satın alımı sırasında 42 milyar TL’lik vergi ödediğini, sektörün büyüme potansiyelini yakalaması durumunda bu orana da olumlu yönde katkı verileceğini sözlerine ekledi.
Kullanıcılar daha fazla maliyet odaklı, SUV araçlara ilgi ise yüksek
Kiralama trendlerine de değinen Fidan, kısa dönem kiralamanın her geçen yıl büyümekte olduğunu, ağırlıklı talebin ise benzinli ve otomatik araçlara olduğunu kaydetti. Fidan, geçen yıl alternatif yakıtlı araçların çok büyük bir gelişim göstererek dizel ürünlerin daraldığı yılda önemli bir pazar payı elde ettiğini dile getirdi.
Kullanıcıların daha çok maliyet odaklı davrandıklarını ifade eden Fidan, “2010 yılı öncesindeki piyasa koşullarında kullanıcıların küçük farklar vererek paketleri yükselttikleri bir ortamdan, şu an yaşanan gelir kaybının da etkisiyle daha düşük maliyetli seçenekleri tercih ettikleri bir ortama geçiş yapıldı. Bununla birlikte müşterilerimiz daha çok ekonomik araçları tercih etmelerinin yanı sıra fiyat-fayda oranının çok iyi olması durumunda SUV araçlara yöneldiklerini görüyoruz. Hibrit araçlara karşı da bir eğilim oluştuğunu söyleyebiliriz” değerlendirmesini yaptı.
Çevre dostu araçların payı yüzde 9.3’e yükseldi
Sektörün araç parkında yer alan hibrit ve elektrikli araç payının artmaya devam etmesinin dikkat çekici olduğunu kaydeden Fidan, “Buna göre, sektörün araç parkının yüzde 41.4’lük bölümünü dizel yakıtlı araçlar oluşturmayı sürdürürken, benzinli araçların payı yüzde 49.2’ye, hibrit ve elektrikli araçların payı ise yüzde 9.3’e yükseldi. Kiralama yöntemi sayesinde her ölçekte işletme, elektrikli araçları, başlangıç maliyeti ve ikinci el fiyat belirsizlik riski olmaksızın, makul aylık kira ödemeleri ile edinme imkanına kavuşuyor” dedi.
İklim değişikliği ile mücadele, çevresel duyarlılığın artması ve enerji tasarrufu konusundaki hassasiyetin hem tüketici davranışları hem de üretici markaların stratejilerine yansıdığını dile getiren Fidan, şöyle devam etti: “Özellikle elektrikli araçların operasyonel kullanım kolaylıklarının artması sonrası pazarda patlama olmasını ve paylaşımlı araç kiralamanın önümüzdeki 10 yıl içerisinde otomotiv piyasasındaki tüm ezberleri bozmasını öngörüyoruz. Ancak bu trende karşı ülkemizde birçok regülatif zorluklar da yaşanıyor. Tüm bu sorunların çözümü ile pazar hızla yatırım almaya başlayacak ve büyüyecektir.”