Kartepe, Maşukiye, Sapanca gezisine gitmeyi düşünüp, sürekli erteleyenlerden ya da acaba internetten, indirimli sitelerden alsam keyifli olur mu diye düşünüp kararsız kalanlardansanız eğer, yazımı okuyun derim, çünkü ben sizin yerinize gittim, gezdim, gördüm ve fotoğrafladım.
En çok tercih ettiğim sitelerin başında gelen Groupon’dan iki kişilik bir tur alarak kendime doğa gezisi armağan ettim. Pazar günü de Beşiktaş Yıldız Camii önünde tam da denilen saatte yani sabah 07:30’da Kartepe’ye hareket ettik. Çok şanslı birgündeydik, trafiksiz, sakin ve güzel bir İstanbul sabahından yola çıkarak ortalama üç saat içinde ilk noktamıza vardık. Bu arada yolculuk sırasında da kahvaltımızı yaptık. (Araçta verilen sandviç, kek, meyve suyu/çay)
Kartepe
Kartepe’de rüzgar çok yoktu, hava soğuk değildi, dediğim gibi şanslıydık. İlk olarak teleferik turu ile başladık serbest zamanımızı değerlendirmeye. Ortalama on dakika süren bu teleferik turu muhteşem doğanın içinden sizi zirveye çıkarırken ve o bembeyaz ağaçların dallarına aşık aşık bakmanıza sebep olurken, kendinizi zirvede buluyorsunuz. Bol bol fotoğraf çekilmek için ideal bir tepe burası, içiniz üşürse sıcak bir şeylerde içebileceğiniz bir cafeside var üstelik. Tepenin tadını çıkardıktan sonra yine aynı şekilde döndük ve bu seferde kızak keyfimiz için kızakların kiralandığı alana geçtik ve çocuklar gibi eğlendik. Eğer kaymayı bilmeyenlerden ya da sevmeyenlerdenseniz üç saatten sonra burada sıkılabilir ve biran önce eve dönmek isteyebilirsiniz… Bu yüzden de böyle çok noktalı gezileri tercih edebilirsiniz.
Maşukiye
Kartepe’nin ardından öğlen yemeğimiz için Maşukiye’ye geçtik. Arasında çok fazla bir mesafe yok, yirmi-yirmi beş dakikada aşağıya iniyorsunuz. Şöminenin ısıttığı bir restaurantta balık/köfte/tavuk seçeneklerinden birini salatanızın ve içeceklerinizin yanına hemen getiriyorlar. Yemekler yenildikten sonrada yine bir serbest zamanınız oluyor. Biz bu zamanı doğa yürüyüşü yaparak geçirmeyi tercih ettik. Maşukiye; orta karar bir yer, dehşet güzellikte bir doğası olmasa da görülmeye değer.
Sapanca Gölü
Son durağımız olan Sapanca Gölü’ne geldiğimizde bizi biraz serin bir havayla birlikte yağmurlu bir akşamüstü karşılayınca, sıcacık çaylarımızı içip, kısacık yürüyüşümüzü yapıp, dönüş için otobüsümüze geri geldik.
İstanbul’da hava soğuk diye kapanıp zaman geçireceğiniz AVM’lerin dışında dolu dolu birgün geçirmek isteyenlereydi bu yazım… Evet yoruluyorsunuz, evet ertesi gün işe gitmek gözünüzde büyüyor ama sonunda kurduğunuz cümle “İyi ki de gitmişiz” oluyor.
Geziden kalanlar:
* Kaymayı bilmiyorsanız bunun gibi üç nokta varışlı gezileri tercih edin mutlaka.
* Kartepe, Uludağ gibi olmadığından fazla bir aktivite şansınızın olmadığını bilin.
* Kızakla kaymadan ve teleferikle zirveye çıkmadan dönmeyin.
* Maşukiye’yi bir kere görün.
* Sapanca Gölü’ne bahar ayında bir kez daha gidin.
* Sıkı sıkı giyinin.
Keyifli gün için ortalama ayıracağınız bütçe: 2 kişilik Groupon 74 TL. Rehberlik hizmet ücreti 40 TL. (2 kişi) Uzun Teleferik turu 40 TL. (2 kişi) Kızak keyfi 10 TL. Çay 6 TL. (2 kişi) Taksi parası 10 TL.
Toplam 180 TL. gibi bir rakam çıkmakta. Groupon’dan almayıpta direk firmadan almış olsaydınız eğer 160 TL’yi sadece tura veriyor olacaktınız. Bu çıkardığım bütçe ile fırsat sitelerinin ne kadarda akıllıca olduğunu birkez daha anlamış olduk.