Aile, çocuğun beslenme-korunma gibi fiziksel ihtiyaçlarının yanı sıra sevgi, güven gibi gereksinimlerini da karşılar. Anne ve baba, yetiştirme tarzı ve çocuğunun davranışlarına karşı sergilediği tutumla büyük ölçüde çocuğun gelişimini destekler. En önemlisi, anne ve baba topluma yetiştirdiği bu küçük insan ile onun kendini gerçekleştirme yolculuğuna da büyük katkı sağlamaktadır. Günümüzü değerlendirdiğimizde ise hareketli, hızla değişen ve yoğun hayat temposunda anne baba olmak eskisinden daha zor hale geldi. İşte tam bu noktada anne baba tutumları karşımıza çıkıyor. Coachman Eğitim ve Danışmanlık Kurucusu, Yazar, Eğitmen ve Profesyonel Koç (PCC) Damla Kunç Koçman, kendi geliştirdiği “Kuantum Anne Baba Modeli” hakkında bilgi vererek, “Kabulde olan ve hisseden anne-baba olmak” için yönümüz ruhsal zekasının farkında insan olmak” dedi.
“Anne Baba tutumları, anne babanın çocuğunu yetiştirirken kullandığı tutum, davranış ve yöntemlerin bütünü. Annelik ve babalık yapmaktan, anne ve baba olmaya doğru giden bir yolculuk. Öğretebilmenin temelinde çocuğun gözlemleyerek öğrenmesi ve kendi bakış açısı ile öğrendiğini yorumlayabilmesi yatıyor. Bu nedenle, kendini olduğu gibi kabul edebilen ve kendi duygularının duyarlılığını bilerek uygulayabilen bireyler bunu ancak çocuğuna öğretebilir” diyen Koçman, “Kuantum Anne Baba Modeli”ni anlattı:
“Kabulde olan ve hisseden anne-baba olmak” için yönümüz ruhsal zekasının farkında insan olmak. Ben bu modele “Kuantum Anne Baba Modeli” diyorum. “Kuantum Anne Baba Modeli” birçok disiplinin sentezini barındırıyor. Dört temel alanda çalışmalar yapıyoruz. Siz de kendinizi bu alanlarda geliştirerek Kuantum anne baba olabilirsiniz.
Fiziksel alan: Dünya’da bedeni ile var olan her insanın bedenine iyi bakma sorumluluğu temeline dayanıyor. Fiziksel gelişim ve korunma tam sağlanmadığında diğer alanlarda etkin bir dönüşüm sağlanamıyor. Bu nedenle, temeli sağlam atmalısınız. Anne baba olarak bedeninizi güçlendirmeli ve bedeninize değer vermelisiniz.
Bilişsel alan: İnsana ve yaşama farklı bakış açılarından bakarak kültürel, ekonomik ve diğer sistemler üzerindeki sonuçlarını gözeterek entellektüel kapasitenizi geliştirmelisiniz. Yeni bir cihaz aldığınızda kullanım kılavuzunu nasıl okuyup öğreniyorsanız, anne baba olduğunuzda da insan ve yaşam hakkında bilgi sahibi olmalısınız.
Duygusal alan: Duygularımızın farkındalığı temeline dayanıyor. Duygusal zeka farklı şekillerde tanımlansa da temelinde öz-farkındalık, empati ve duygusal öz-yönetim üzerine kurulu. İnsan ilişkilerinde de önemli. Düşünme becerilerinizi hissetme becerisi ile desteklemelisiniz. Bu kendinizi sevmenizi de sağlar. Ancak kendini seven biri çocuğuna sevgisini verebilir. Öz-farkındalık çalışmaları ile kendi dünyanızın modelini çıkarmalı ve içinde bulunduğunuz bir geleceği simüle etmelisiniz.
Ruhsal alan: Kuantum bir dünyada yaşadığımızı artık biliyoruz. Kuantum dünyanın yasalarını öğrenmeli ve ruhunuza yatırım yapmalısınız. Durumdan bağımsız iç ve dış huzur korunurken sağduyu ve merhametle davranma becerisini geliştirmelisiniz. Kuantum alanı bütünleyici bir zeka ile duygusal ve zihinsel yeteneklerinizi bir araya getiren kitabın kapağı gibi düşünebilirsiniz. Bu alanda çalışmak kendi arabanızın direksiyonuna geçmenizi sağlıyor. Duygularınızın, düşüncelerinizin ve davranışlarınızın farkında olmalısınız. Sürekli değişim ile kendinizi gerçekleştirme yolculuğunda, eylem planları ve deneyim alanlarından öğrendikleriniz ile kendinizi yenilemelisiniz.
Siz bu çalışmaları yaparken çocuklarınız öz-sevgisi, öz-saygısı, öz-güveni, öz-şefkati olan merhametli ve vicdanlı anne babasını modelleyerek otomatik olarak sizden öğrenir. Çocuğunuzu geleceğe hazırlamak istiyorsanız önce kendi arabanızı iyi kullanmayı öğrenmelisiniz.”