“Umarım bu kitapla çocuklarımız tüketim çılgınlığından kurtulur daha mutlu, bilinçli bireyler olurlar.” diyen Seyhan Tavacı’ya “Dört Kafadar Paylaşıyor” kitabını sorduk…
Sizi tanıyabilir miyiz?
Seyhan Tavacı, 1956 yılında Kırklareli’nde dünyaya gelmiştir. Öğretmen bir anne babanın kızı olup annesi Makbule Gönenç Kırklareli, babası ise Bulgaristan’ın, (Paşmaklı) Smolyan kasabasında doğmuştur. İlk, orta eğitimini İstanbul Yeşilköy Lisesinde, yüksek eğitimine; İstanbul Üniversitesi Alman Dili Edebiyatında devam etmiş, evlenip çocuk sahibi olduktan sonra çalışma yaşamının yanı sıra Eskişehir Anadolu Üniversitesi Açık Öğretim Fakültesi, İşletme Bölümünü bitirmiştir. İş hayatına Alman Filolojisinde öğrenciyken Türkiye İş Bankasında başlamış, aynı bankadan 21 yıl sonra Yeşilköy Şubesi Müdürlüğü sırasında emekli olmuş ve kariyerine Koç grubunda 10 yıl Perakende Bankacılık Grup Müdürü olarak devam etmiştir. Kurucusu olduğu Seyta Eğitim Danışmanlık şirketinde çeşitli eğitim ve danışmanlık hizmeti veren Seyhan Tavacı, Para Finans Faktöring Şirketinde Genel Müdür olarak görev yapmış ve 2014 yılında Bodrum’a yerleşmiştir. Evli ve iki kız çocuğu annesidir. Bir (kız) torun sahibidir.
Kitap yazma maceranız nasıl başladı?
Önceleri yöneticilik ve meslek hayatımda okuduklarımdan biriktirdiklerim ve mesleki deneyimlerimi gelecek kuşaklar için kaleme almak arzusundaydım. Bu konuda yıllarca notlar aldım, yöntemler geliştirdim. Ancak şimdilik bu kitap için erken diye düşünüyorum. Belki zamanı geldiğinde o da olacak. Çocuklara olan sevgim ve günümüz dünyasındaki tüketim çılgınlığı uzun süredir kafamı meşgul ediyordu. Bu kez onları ‘mesleki birikimimden yararlanarak’ ellerindeki paranın doğru kullanımı konusunda bilinçlendirme isteği öne çıktı. Ve böylece çocuklar için bir kitap yazma macerası başladı.
Çocuk kitabı yazmaya nasıl karar verdiniz?
Çocukluğumdan beri kitap okumayı çok severdim. Ancak kitap yazmayı hiç düşünmemiştim. Çok aktif çalışma hayatım olması nedeni ile kızlarımın çocukluk dönemlerinde onlara yeterince zaman ayıramadığımı üzülerek söyleyebilirim. Torunum Bade doğduğunda emekli olmam nedeniyle onunla daha uzun zaman geçirme olanağı buldum. Torunum üç yaşına geldiğinde ona düş gücümle yarattığım hikâyeleri anlatıp karşılıklı konuşmaya, başladık. Ne zaman kitap okumak veya bilinen masalları anlatmak istesem benim uydurduğum masalları dinlemek istiyor ve atladığım yerleri düzeltiyordu. Bütün çocuklar gibi sevdiği masalları dinlemekten hiç sıkılmıyordu. Bade altı yaşına geldiğinde arkadaşları ile aralarındaki konuşmalardan ayırdına vardığım; tüketimde ebeveynlerinden sıkça duydukları, ‘kredi kartlarına’ indirgenmiş yanlış harcama algıları bu kitabı yazma isteğini öne çıkardı. Tüm çocukları para biriktirmeye özendirme, tasarrufun küçük paralarla yapılabileceği konusunda bilinçlendirme konusunda bir kitap yazma fikri böyle gelişti. Bu maceraya atıldım. Yazma süreci benim için çok keyifliydi.
Kitabınızın yayınlanma aşamasındaki deneyimlerinizden söz edebilir misiniz?
“Dört Kafadar Paylaşıyor” kitabımı tamamladıktan sonra yayımlanma aşamasında birkaç yayınevi ile görüştüm. Deneyimlerimi çocuklarla paylaşmam, onları bilinçlendirmem konusunda ablam Leyla Ruhan Okyay beni çok yüreklendirdi. Günün ekonomik koşulları gereği basım konusunda istekli olmayan veya belirli bir ücret belirtip bunu yatırın hemen basalım diyen yayınevleri oldu. Ancak, Luna Yayınları, dosyanın öncelikle yayın komitesi tarafından değerlendirileceğini, uygun bulunması halinde yayımlanabileceğini belirtmesi beni heyecanlandırdı. Luna’nın kurumsal kimliği ve ciddi yaklaşımları karar vermemi kolaylaştırdı. Kitabın desenleri Fatma Karaoğlan tarafından yapıldı. Fatma Karaoğlan’ın çocuk dünyasını yansıtan başarılı çizimlerinin kitaba değer kattığını düşünüyor, kendisine teşekkür ediyorum. Kitabın çok sayıda okura ulaşmasında iyi bir yayınevinin yönetici ve çalışanlarının katkısı yadsınamaz. Bu konuda onlara güven duymak beni rahatlatıyor. Luna Yayınevine, bana destek verdikleri için teşekkür ediyorum. Umarım çok sayıda çocuğun hayatına dokunur, onların bilinçli tüketiciler olmasına hep birlikte katkı sağlarız.
Kitabınızın en etkileyici yönü nedir?
Öncelikle, çocuklara bilmeden kullandıkları finansal kavramları eğlendirerek öğretebilmesi, onlara, paralarını doğru yönlendirerek, biriktirmelerinin, paylaşmalarının önemini anlatması bence. Kişisel finansmanı idare etmek, her yaşta harika bir yaşam becerisidir. Finansal sorumlulukları olduğu öğretilen çocuklar, hayatının ilerleyen dönemlerinde daha iyi finansal kararlar almak ve iyi tasarruf alışkanlıkları edinmek için daha donanımlı olacaklardır. Çocuklarımızı bir tasarruf planına dâhil etmek ve para yönetimi becerilerinin gelişmesi ile onları sağlam bir geleceğe hazırlamaktır. Umarım bu kitapla çocuklarımız tüketim çılgınlığından kurtulur daha mutlu, bilinçli bireyler olurlar. Luna Yayınevi ile birlikte bunu başarabileceğimize inanıyorum.