Murat Ongun’dan yarım kalmış aşklara, yarım kalmış hesaplaşmalara, kadın-erkek ilişkilerine, insanlık hallerine dair etkileyici bir ilk roman: Karanlık Hikâye. Yıllar öncesinden kalan ve bir türlü iyileşmeyen bir aşkın “derin” yarasından kurtulmak isteyen yazar Haldun Ergin’in gizemli, sırlarla dolu öyküsü. Eski hayatından tamamen uzaklaşıp tepeden tırnağa “yeni”yi ararken karşısında açılan kapılar onu yeniden geçmişin içine çeker. “Yepyeni” kapılar bir bir geçmişe açılacaktır…
Genç yazar Haldun, ezelden beri gizemli, özellikle de sırları olduğunu düşündüğü kadınlara ilgi duyar. Ve bir gün hayatına adı gibi bir kadın girer: Derin…
Hepi topu bir yıl bile sürmeyen ve bir gece ansızın biten bu ilişki, Haldun’un hayatına damga vurur…
Bu ilişkiden on yedi yıl sonra Haldun tanınmış bir yazar olsa da tüm kahramanları tükenmiş, tüm öyküleri eksik kalmış bir yazar olarak görür kendini. Bulunduğu çevreden kopmakta kararlıdır, çünkü artık yazamamakta, kendine hayat öpücüğü verecek bir değişiklik aramaktadır. İşte bu yüzden yeni bir çevrede şansını dener.
Haldun için “yeni”nin peşine düşme vaktidir zira…
Haldun, yeni şehrinde yeni insanlarla tanışır. Burada tanışacağı bir kadın, Defne, onu bambaşka bir aşka sürükler.
Defne de Derin gibi gizemlidir, sırları vardır… Ve o sırlar gün gelir Haldun Ergin’in geçmişiyle kesişir…
Haldun bir hikâye ararken bu kez farkında olmadan hikâyenin kahramanlarından biri olmuştur… Yola çıkarken fotoğraftaki adam olmayı değil, fotoğrafı çeken adam olmayı kurgulamıştır.
Oysa, her zaman olduğu gibi, oyunun kurallarını yine hayat koyacaktır…
“İnsan uçurumun kenarına gelmeden kanatlanamaz,” diyen Haldun Ergin kendini gerçekten bir uçurumun kenarında bulur… Peki kanatlanabilecek midir?
Yazar: Murat Ongun
Sayfa: 176
Yayınevi: Kırmızı Kedi
